BETONARME İNŞAAT MOLOZLARININ YENİDEN KULLANILMASININ DEĞERLENDİRİLMESİ
MAHMUT ÇOLAK – 2022
Özet:
Bu çalışma, Türkiye’de günümüz deprem kuşağında da önemli hale gelen, betonarme inşaat atıklarının geri dönüşümünü incelemeyi amaçlamaktadır. Betonarme yapılardan ortaya çıkan atıklar, hem çevresel hem de ekonomik açıdan büyük bir sorun oluşturmaktadır. Bu nedenle, bu atıkların geri dönüşümü ve yeniden kullanımı, sürdürülebilir inşaat sektörü için önemli bir adımdır.
Çalışmanın kapsamı, Türkiye genelinde betonarme inşaat atıklarının oluşumu, toplama ve geri dönüşüm süreçlerini içermektedir. İlk olarak, betonarme yapıların yıkımı sonucunda ortaya çıkan atıkların miktarı ve bileşimi belirlenmiştir. Sonrasında bu atıklardan en fazla paya sahip olan ve dönüşümü en az yaygın olan betona değinilmiştir. Mevcut atık yönetim sistemleri ve mevzuat incelenmiş ve betonarme inşaat atıklarının geri dönüşümü için uygun politika ve düzenlemelerin yapılması gerektiğine değinilmiştir.
Çalışmanın sonuçları, Türkiye’de betonarme inşaat atıklarının geri dönüşüm potansiyelinin olduğunu ortaya koymaktadır. Geri dönüşüm tesislerinin kurulması ve atık yönetim sistemlerinin iyileştirilmesiyle ve geri dönüşüm uygulamalarının yaygınlaştırılması gibi çözümlerle, bu atıkların büyük bir kısmı geri kazanılabilir ve yeniden kullanılabilir. Bu da çevresel etkilerin azaltılmasına, doğal kaynakların korunmasına ve inşaat sektöründeki malzeme ihtiyacının karşılanmasına katkı sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Betonarme moloz, Molozların geri dönüşümü, İnşaat atıkları, Katı atıklar, Aspest Salınımı
Günümüzde dünya nüfusu hızla artmakta ve bununla birlikte şehirleşme ve inşaat faaliyetleri de artmaktadır. Bu durum, doğal kaynakların tükenmesine ve çevre sorunlarının artmasına yol açmaktadır (Aydın, 2016). Bu nedenle, sürdürülebilir bir gelecek için doğal kaynakların korunması ve geri dönüşüm faaliyetlerinin yaygınlaştırılması önemlidir. Bu bağlamda, inşaat sektörü de geri dönüşüm faaliyetlerine katkı sağlayacak adımlar atmaktadır. Betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanılması da bu adımlardan biridir.
İnşaat sektörü, ekonomik, sosyal ve çevresel açılardan önemli bir sektör olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak inşaat faaliyetleri, doğal kaynakların tüketimi, enerji kullanımı, sera gazı emisyonları, atık oluşumu gibi çevresel etkilere de neden olmaktadır. Bu nedenle, inşaat sektöründe çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması için atık yönetimi ve geri dönüşüm faaliyetleri önem kazanmaktadır (Başaran, 2013)
Betonarme inşaat molozları da inşaat sektöründeki atıkların önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Betonarme inşaat molozları, yapıların yıkımı veya yeniden inşası sırasında ortaya çıkan atıklardır. Bu atıklar, çevre kirliliği ve doğal kaynakların tüketimi gibi çevresel sorunlara neden olmaktadır. Ancak, betonarme inşaat molozları geri dönüştürülerek, çevresel sürdürülebilirlik açısından fayda sağlanabilir (Gürer, 2018). Betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesi, çevresel açıdan birçok avantaj sağlar. Betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesi, çevre kirliliğinin azaltılmasına ve doğal kaynakların korunmasına katkı sağlar. Ayrıca, geri dönüşüm süreci, enerji tasarrufu sağlayarak, sera gazı emisyonlarının azaltılmasına da katkı sağlar (Güneyisi, 2018)
Betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımı, çevresel sürdürülebilirlik açısından son derece önemli bir konudur. Betonarme yapılarda kullanılan malzemelerin geri dönüştürülmesi, atık miktarını azaltarak doğal kaynakların korunmasına katkıda bulunmalıdır(Tanyıldızı, 2019). Ayrıca, geri dönüştürülen malzemelerin tekrar kullanılması, yeni yapıların inşasında daha az malzeme tüketilmesini sağlayarak enerji tasarrufu ve maliyet avantajları da sağlar. Betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımı, sürdürülebilir bir geleceğe yönelik çözümler arayışında önemli bir adımdır.
Ancak bu konu kapsamında ülkemizde yeterince çalışma alanı yapılmamış, meydana gelen depremlerde oluşan molozların kullanımı genellikle hafriyat olarak dolgu sistem kapsamında kullanılmıştır. Ve deprem sonrası veya kentsel dönüşüm sonrası yapı dönüşüm maliyetlerine bir artı sağlamamaktadır.
Betonarme inşaat molozları, büyük ölçüde çevresel problemlere neden olabilir. Bu molozların yanlış şekilde atılması, çevreye ciddi zararlar verebilir. Özellikle büyük şehirlerde, inşaat faaliyetlerinin yoğun olduğu bölgelerde, atık yönetimi sorunları nedeniyle molozlar yasa dışı alanlarda ya da çevreye zarar veren şekillerde bertaraf edilebilmektedir. Ayrıca, betonarme yapılarda kullanılan malzemelerin geri dönüştürülmeden doğaya bırakılması, çevre kirliliği ve doğal kaynakların tükenmesi gibi sorunlara yol açabilir. Bunun yanı sıra, molozların taşınması ve depolanması da ekonomik açıdan önemli bir problemdir ve inşaat maliyetlerini arttırabilir. Dolayısıyla, betonarme inşaat molozlarının doğru şekilde yönetilmesi ve geri dönüştürülmesi, hem çevre hem de ekonomik açıdan önemlidir.
“BETONARME İNŞAAT MOLOZLARININ YENİDEN KULLANILMASI” kaspsamında yapılacak olan çalışmada oluşacak sürdürülebilir, sosyal ve ekonomik problemlerin çözümüne yönelik kullanım alanları araştırılacak ve çözüm önerileri sunulması amaçlanmıştır.
Bu kapsamda betonarme inşaat molozları, yeniden dönüştürülerek farklı alanlarda kullanılabilmektedirler. Özellikle inşaat sektörü içerisinde, yeniden dönüştürülmüş betonarme malzemelerin hali hazırda ülkemizdeki kullanım alanlarına örnek olarak;
Özellikşe yaşanılan son Pazarcık üslü deprem sonrası, bölgede ortalama 100 milyon tonluk enkaz çıkabileceği hesaplanmıştır (ÇŞİBDK). Bu da 660 stadyum ya da Erciyes Dağı büyüklüğünde bir moloz yığını anlamına gelmektedir. Tüm binalardan elde edilecek çelik demir hurdası ise 1 milyon 750 bin ton civarındadır.
Şekil 1. Pazarcık Depremi sonrası Moloz görüntüleri Kaynak; Çekim
Deprem bölgesinde bir yandan hasar tespit çalışmaları yapılırken bir yandan da enkaz kaldırma çalışmaları gerçekleştiriliyor. Deprem bölgesinde 684 bin binada hasar tespit çalışması yapıldığını belirten Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum, 90 bin 609 binada bulunan 345 bin bağımsız bölümün yıkık, yıkılmak üzere ve ağır hasarlı olduğunu tespit edildiği belirtildi.
Son yıllarda,dünyada artan miktarlarda inşaat ve yıkım atığı oluşmuştur ve bu atıkların önemli bir bölümü beton enkazından oluşmaktadır. Atıkların verimli bir şekilde yönetimi ve sürdürülebilir bir yapı malzemesi olarak kullanımı, inşaat sektöründe giderek daha önemli hale gelmektedir. Beton enkazı, beton üretimi için değerli bir hammadde kaynağı olarak kullanılabilir ve geri dönüştürülmüş beton agregaların kullanımı çevresel, ekonomik ve sosyal faydalar sağlayabilir (Hossain, 2020).
İnşaat sektöründe doğal agregatların sınırlı bulunması ve artan atık miktarı nedeniyle, beton ve inşaat yıkıntılarının geri dönüştürülmesi önemli bir konu haline gelmiştir. Geri dönüştürülmüş beton agregaların kullanımı, enerji tüketiminde azalma, sera gazı emisyonlarının azaltılması ve atık depolama alanı ihtiyaçlarının azaltılması da dahil olmak üzere önemli çevresel faydalar sağlayabilir (European Federation, 1999).
İnşaat ve yıkım atıklarından geri dönüştürülmüş agregaların kullanımı, çevresel ve ekonomik faydaları nedeniyle giderek popüler hale gelmiştir. Atıklar, beton üretiminde kullanılmak üzere geri dönüştürülmüş agregalara dönüştürülebilir ve geri dönüştürülmüş agregaların kullanımı önemli enerji tasarrufu ve sera gazı emisyonları azaltımı sağlayabilir. Atıkların geri dönüştürülmüş agregalar kaynağı olarak kullanımı, inşaat faaliyetlerinin çevresel etkisini azaltmaya ve sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunmaya yardımcı olabilir (Zhang, 2017).
Şekil 2. Pazarcık Depremi sonrası sürekli taşınan Moloz görüntüleri Kaynak; haber (yeni şafak)
Ayrıca, Zhang ve arkadaşlarının (2019) yaptığı bir çalışmada, betonarme molozların yeniden kullanımının çevresel açıdan avantajlı olduğu sonucuna varılmıştır. Çalışma, Çin’de bir şantiyede, betonarme molozların kırılması ve yerine kullanılması yoluyla betonarme yapıların inşa edilmesini içermiştir. Araştırmacılar, bu yöntemin çevre dostu olduğunu ve atık miktarını azaltarak çevre kirliliğini azalttığını belirtmişlerdir.
Şekil 3. Pazarcık Depremi sonrası sürekli taşınan Moloz görüntüleri Kaynak; haber (…..en.son)
Benzer şekilde, Feng ve arkadaşlarının (2018) yaptığı bir çalışmada da, betonarme molozların yeniden kullanımının çevre dostu bir inşaat uygulaması olduğu belirtilmiştir. Çalışmada, betonarme molozların öğütülmesi ve tekrar betonarme yapıların inşasında kullanılması yoluyla sürdürülebilir bir inşaat uygulaması sağlandığı sonucuna varılmıştır.
Başka bir araştırmada, betonarme molozların çevreye olumlu etkilerine dikkat çekilmiştir. Yapılan bir değerlendirme, molozların geri dönüşümü ile üretilen yeni betonun, ham betona göre daha az enerji tüketimi ve CO2 salınımı ile üretildiğini göstermiştir (Sousa et al., 2019). Ayrıca, molozların geri dönüşümü, atık sahalarındaki depolama maliyetlerinin azalmasına ve kaynakların daha verimli kullanılmasına yardımcı olmaktadır (Akçaözoğlu ve Atiş, 2017).
Benzer şekilde, başka bir çalışmada da, betonarme molozların geri dönüşümü ile inşaat sektöründe sürdürülebilirliğin artırılabileceği belirtilmektedir. Bu çalışmada, betonarme molozların geri dönüşümü ile yeni beton üretiminin sürdürülebilirliği artırabileceği, çevresel etkileri azaltabileceği ve doğal kaynakların korunmasına yardımcı olabileceği vurgulanmıştır (Khalaf ve DeVenny, 2017).
Tüm bu nedenlerden dolayı ve araştırmalardan yola çıkarak, betonarme molozların geri dönüşümü ve yeniden kullanımı, inşaat sektöründe sürdürülebilirliği artırmak için önemli bir adımdır. Bu adımın atılması, atık üretiminin azaltılmasına, doğal kaynakların korunmasına ve enerji tasarrufuna katkıda bulunabilir. Bu araştırmalar, betonarme molozların yeniden kullanımının çevresel açıdan avantajlı olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımı, mevcut ülkemizde ki sorunlar ışığında da gündeme gelmesi gerekmektedir.
2.1. Amaç
Bu çalışmanın amacı, betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımının önemini vurgulamak ve bu malzemenin geri kazanımına yönelik teknikleri incelemektir. Bu kapsamda, betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımının çevresel, ekonomik ve uygulanabilirlik açısından faydalarını ele alarak, geri dönüşümün sürdürülebilirlik için önemini vurgulamak hedeflenmektedir.
Betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımı konusunda yapılan araştırmaları ve bu alanda kullanılan teknikleri incelemektedir. Bu kapsamda, betonarme molozların yeniden kullanımı için uygun teknikler, geri kazanım sürecindeki olası problemler, uygulanabilirlik ve ekonomiklik gibi konular ele alınacaktır. Ayrıca, yeniden kullanımın sürdürülebilirlik açısından önemi ve betonarme molozların geri kazanımının sektörel etkileri de çalışmada değerlendirilecektir.
Amaçlar kapsamında soru olarak;
Soruarından yola çıkarak; Bu çalışmanın, Türkiye’de yaşanan güncel deprem sonrası ve hali hazırda kentsel dönüşüm dolayısıyla ortaya çıkan betonarme atık sorununa bir çözüm önerisi olması hedeflemektedir.
Bu çalışmada, betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımı üzerine bir derleme çalışması ve durum tespiti yapılacaktır. Araştırmanın amacı dahilinde, inşaat sektöründe kullanılan betonarme molozlarının yeniden kullanımının potansiyelini ve sınırlamalarını belirlenmelidir. Bu araştırmada, nitel bir araştırma yöntemlerinden verilerin Taksonomik, ontolojik değerlendirmeleri kullanılacaktır. Bu yöntemler, betonarme molozların yeniden kullanımı ile ilgili farklı alanları ve sonuçlaru ortaya çıkarmak için kullanılacaktır. Araştırmalar, Türkiye’de ve dünyada uygulanan farklı yöntemler üzerinden yapılacaktır.
Bu araştırma, betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımı ile ilgili pratik bir perspektif sunmayı amaçlamaktadır.
Yöntemde çalışmayı yaparken akış olarak aşağıdaki sıra izlenecektir;
Şekil 4: makalenin akış diyagramı.
3.1. Betonarme İnşaat Molozları
Betonarme yapılar, beton ve donatıların birleşiminden oluşur. Betonarme yapılar, yüksek dayanım ve rijitlik özelliklerine sahiptirler. Bu yapılar, yangın ve deprem gibi doğal afetlere karşı dayanıklıdırlar ve, uzun ömürlüdürler. Betonarme yapıların, bakım maliyetleri düşüktürler. Yapım maliyeti olarak daha uygun, uygulama açısından daha kolay uygulanabilir olduğu için kolay imal edilebilmektedirler.
Ülkemizde betonarme yapıların yaygınlık seviyesi de bir hayli yüksek durumdadır. Türkiye’deki betonarme taşıyıcı inşaatların diğer inşaatlara oranı 2015 yılında yapılan bir araştırmaya göre ( % 79,29) civarındadır (Ölmez, 2015).
Tablo 1. :2001-2015 Yapı İzin İstatistikleri kullanım amacı ve taşıyıcı sistem tiplerine göre bina yüzdeleri
Betonarme taşıyıcı sistemlerin avantajları arasında dayanıklılık, uzun ömürlü olması ve kolay uygulanabilirliği sayılabilir (Doğan ve Genç, 2022) (Ünsan ve Şahan, 2021).
şekil .5: 2000 yılı bina sayımı verilerine (a) ve 2001-2015 yılı yapı kullanım izni istatistiklerine (b) göre ikamet amaçlı olarak kullanılan binaların il bazında taşıyıcı sistem tipine göre yüzdeleri (Tisk, 2015) .
Bu sebeplerden dolayı makalede, betonarme yapıların atıkları ve sonrasında ne gibi işlemlerden geçtiğini incelenecektir.
3.1.1 Tanımı ve Özellikleri
Betonarme inşaat molozları, betonarme yapıların yıkımı sırasında ortaya çıkan molozlardır. Betonarme yapılar, beton ve çelik donatıların birleşiminden oluşur. Betonarme yapıların yıkımı sırasında ortaya çıkan molozlar da beton ve çelik donatılardan oluşur. Molozlar, beton ve çelik donatılardan oluştuğu için geri dönüştürülebilirliği kısmı olarak yaygın değildir. Betonarme inşaat molozları geri dönüştürülebilir özellikleri de yaygın olammakla birlikte mümkündür.
Betonarme inşaat molozları, genel olarak geri dönüştürülebilir olmama özellikleri nedeniyle çevre dostu sayılmazlar. Ancak betonarme inşaat molozları, geri dönüştürülerek çevreye zarar vermeden yeniden kullanılabilirler. Geri dönüştürülen molozları, yeni betonarme yapıların yapımında ve yapı malzemesi olarak kullanılabilirler. Geri dönüştürülen betonarme inşaat molozları, çevre kirliliğini azaltır ve doğal kaynakların korunmasına yardımcı olur.
Betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesi, sadece çevre dostu bir uygulama değil aynı zamanda ekonomik bir uygulamadır. Kentsel dönüşüm pojelerinde, yapının yapıldığı dönemdeki donatı oranlarına göre hurda/dönüşüm hesabı yapılarak ekonomik fayda sağlanmaktadır. Geri dönüştürülen betonarme inşaat molozları, yeni yapıların yapımında kullanılarak maliyetlerin düşürülmesine yardımcı olur. Betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesi, çevre dostu ve ekonomik bir uygulamadır. Ancak ger dönüşüm yaygın olarak beton kısım için mümkün değildir. Çevre dostu ve ekonomik katkı için yaygın olarak kullanıma geçmesi gerekmektedir.
3.2. Atıklar ve Geri Dönüşüm Süreci
Betonarme inşaatların atıkları tipik olarak betonarme, beton, sıva, tuğla, biriket, tahta, cam, metal parçası (çelik aleminyum,bakır, pirinç), alçı kartonpiyer, kiremit, plastik, elektrik malzemeleri, borular ve asfalt gibi malzemeleri içermektedir (Ölmez ve Yıldız, 2008).
Bu atıkların yönetimi ve geri dönüşümü önemlidir. Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde ve Türkiye’de konu ile ilgili olarak uygulanmakta olan yasal mevzuatlar bulunmaktadır (Bayram v.d. 2012).
İnşaat atıklarının yönetimi ve geri dönüşümü çevresel etkileri açısından önemlidir. Bu konuda her geçen gün yasal düzenlemeler gelişmekte ve uygulanması yaygınlaştırılmaktadır. Atık yönetimi ile ilgili genel bilgilerin yanında; inşaat, tadilat ve yıkım gibi süreçlerde de atıklar oluşmaktadır.
İnşaat ve yıkıntı atıkları (İYA), beton, kum, çakıl, tuğla, seramik, doğal kayaçlar, moloz, asfalt, tahta, metaller, cam, plastik, yalıtım malzemeleri vb. gibi malzemeleri içerebilir. İnşaatlarda atık yönetimi, yönetmeliklerde katı atık yönetimi prensiplerine dayanır:
Avrupa ülkelerinde İnşaat atıklarının büyük bir kısmı geri dönüştürülmeye çalışılıyor. Bazı ülkelerde geri kazanım oranları hedefleri kapsaımda geri dönüş şu şekildedir: Belçika %80, Almanya %60, Danimarka ve Finlandiya %40, Hollanda ve İsveç %20 civarındadır (Lennon, 2005).
3.2.1. Geri Dönüşüm Sürecinde Uyulması Gereken Standartlar
İnşaatlarda yıkım sırasında oluşan atıklara, “İnşaat Yıkım Atıkları” (İYA) olarak literatürde yer verilmektedir.
Türkiye’de yıllık katı atık miktarının yaklaşık %25’inin İYA olduğu tahmin edilmektedir. İYA’nın yönetimi “Hafriyat Toprağı ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği” ile düzenlenmiştir.
İnşaat yıkıntı atıkları yönetiminde atık azaltma önemlidir. Bu amaçla dayanıklı malzemelerin kullanılması, esnek tasarım, modüler yapı sistemleri ve sökülüp takılabilen detaylar önerilmektedir.
Yıkıntılardan elde edilebilecek yeniden kullanılabilir ve geri dönüştürülebilir malzemelerin ayrı toplanması gerekmektedir. Karışık atıkların ayrıştırılması için gerekli cihazlar ve sistemler maliyetleri artırabilir ve ayrışımı yapılamaz hale getirmektedir.
Doğal kaynakların azalması, çevre koruması ve depolama alanlarının sınırlı olması gibi nedenlerle birçok ülke ve şehir İYA’nın yeniden kullanımı ve dönüşümü için tedbirler almaktadır.
Atıkların yönetimi ve geri dönüşümü insan sağlığı çevre ve ekonomik açıdan önemli olduğundan, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerde ve Türkiye’de konu ile ilgili olarak uygulanmakta olan yasal mevzuatlar bulunmaktadır (Bayram v.d. 2012).
Bu düzenlemeler atıkların oluşumundan bertarafına kadar çevre ve insan sağlığına zarar vermeden yönetiminin sağlanmasına, atık oluşumunun azaltılması, atıkların yeniden kullanımı, geri dönüşümü, geri kazanımı gibi yollar ile doğal kaynak kullanımının azaltılması ve atık yönetiminin sağlanmasına yöneliktir (Atık Yönetim Yönetmeliği, 2015).
3.2.2. Beton ve Atık Yönetimi
Beton, çimento, su, agrega ve kimyasal veya mineral katkı maddelerinin homojen olarak karıştırılmasından oluşan, başlangıçta plastik kıvamda olup, şekil verilebilen, zamanla katılaşıp sertleşerek mukavemet kazanan bir yapı malzemesidir.
Beton atığı, kullanım ömrünü tamamlamış betonların çevreye atık olarak bırakılmasıdır. Özellikle son yıllarda kentsel dönüşüm adı altında birçok yapı yıkılmış ve binlerce ton beton atığı ortaya çıkmıştır. Çevre kirliliğine neden olan bu atık betonların tekrar değerlendirilmesi ve geri dönüştürülebilir bir yapı malzemesi haline getirilmesi gerekli ve önemlidir.
Şekil 6 :betonun üretim ve atık evresi (Ucol, 2015)
Beton atıkları; betonarme yapıların yapımı, bakımı ve yıkımı sırasında oluşan çeşitli atıklar beton atıkları olarak kabul edilebilir. Bunlar:
Şekil 7 :Geri dönüşümdeki Katı Moloz bahçe duvarı, ( Ünsal, 2021)
Şekil 8 :Geri dönüşümdeki Betonarme inşaat Geri dönüştürülmeyen atık, (Ünsal, 2021)
3.3. Betonarme İnşaat Molozlarının Yeniden Kullanımı
Betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımını, faydaları ve kullanım alanları olarak 2 ana başlıkta incelenecektir:
3.3.1. Yeniden Kullanımın Önemi ve Faydaları
Betonarme inşaat molozlarının yeniden kullanımı, sürdürülebilir inşaat ve atık yönetimi açısından önemli bir konudur. Betonarme yapıların yıkımı veya tadilatı sırasında ortaya çıkan molozlar, büyük miktarda atık oluşturur. Ancak, bu atıkların geri dönüştürülmesi ve yeniden kullanılması, çevresel etkilerin azaltılması ve doğal kaynakların korunması açısından büyük avantajlar sunar.
3.3.2. Yeniden Kullanım Alanları ve Uygulamaları
Betonarme inşaat molozlarının Betonun yeniden kullanımı, çeşitli yöntemlerle gerçekleştirilebilir ve farklı alanlarda kullanım imkanı sağlar. Betonun yeniden kullanımına dair bazı yöntemler ve alanlar:
Betonun yeniden kullanımı, sürdürülebilir inşaat ve atık yönetimi açısından önemlidir. Bu yöntemler, doğal kaynakların tüketimini azaltır, atık miktarını düşürür ve çevresel etkileri minimize eder. Ayrıca, ekonomik faydalar sağlar ve inşaat maliyetlerini azaltır. Bu nedenle, betonun yeniden kullanımı inşaat sektöründe giderek daha fazla önem kazanmaktadır.
3.4. Ülkemizde Kullanılan Betonun Yeniden Kullanımına İlişkin Yeni Nesil Çözümler
3.4.1. Sika Yüksek Performanslı Beton
Sika, kullanılmış betonlar için yeni ve çığır açan bir geri dönüşüm prosesi geliştirdi. Kullanılmış beton, basit ve etkili bir işlemle kırılarak çakıl, kum ve kireçtaşı parçalarına ayrılıyor, bu prosesle aynı zamanda kırık hafriyat betonunun tonunda 60 kg CO₂ bağlanıyor. «reCO₂ver» marka adıyla anılan bu inovasyon, inşaat endüstrisinin ekolojik ayak izini azaltmaya önemli ölçüde katkıda bulunması planlanmıştır (2021).
Şekil 9 :Eski betonun kum ve agreyaya ayrıştırılması, (Sika, 2021)
3.4.2. Beton Geri Dönüşüm Makineleri
Beton geri dönüşüm tesisleri kurularak, Beton santrallerinin yanına ve geri dönüşüm ihtiyacı olacak büyük yıkım yerlerine kurulabilmektedir. Bu sebeple taşıma masraflarında da enerji, tedarik ve ekonomik yönden fayda sağlamaktadır.
Atık beton yıkama ünitesinden geçerek yıkanır ve ardından bileşenlerine ayrılmaya başlar. Geri kazanılmış agrega tekrar belirli oranlarda yeniden kullanıma dahil edilir.
Yıkama ünitesinin içerisinden alınan çimentolu suyun, ajitatör vasıtasıyla içersisndeki çimento taneleri çökmeden yakındaki beton santraline direkt aktarılır ve tekrar kullanılır.
Şekil 10 :Betonarme Atık Makinesi,(Başaran, 2013)
Atık beton parçalarının cephe kaplama malzemeleri olarak yeniden kullanılması, sürdürülebilir bir yaklaşımın bir parçasıdır ve çevresel etkilerin azaltılmasına katkıda bulunur. Bu tür geri dönüşüm uygulamaları, beton atıklarının atık depolama alanlarında biriktirilmesini önler ve doğal kaynak kullanımını azaltır. Atık beton parçalarından cephe kaplama malzemeleri üretmek yöntemlere örnek olarak:
Atık beton parçalarından cephe kaplama malzemeleri üretimi, çevresel faydalar sağlar ve atıkların değerlendirilmesini sağlar. Ayrıca, bu uygulamalar yapıların enerji verimliliğini artırabilir ve yaşam döngüsü maliyetlerini düşürebilir. Beton atıklarının yeniden kullanımıyla birlikte, sürdürülebilir inşaat sektörüne katkıda bulunmak ve çevresel kaynakların korunmasını desteklemek mümkündür.
Şekil 11 :Atık Malzelerden Cephe Kaplaması
Değerlendirme ve Sonuç:
Betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesi, Türkiye’de ve dünyada önemli bir konudur. Bu atıkların etkili bir şekilde geri kazanılması, çevresel sürdürülebilirlik ve kaynakların verimli kullanımı açısından büyük bir öneme sahiptir. Beton atıklarının geri dönüşümü, atık miktarını azaltmak, doğal kaynakları korumak, enerji tasarrufu yapmak ve atık depolama alanlarının yükünü hafifletmek için önemli bir adımdır.
Türkiye’de betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesi konusunda bazı gelişmeler kaydedilmiştir. Ancak yinede son depremde de görüldüğü üzere 130 milyon ton moloz hazırlıksız olunduğu gerekçesi ile çevreye ciddi zararlar ve ekonomik geri dönüşü engelleyerek atıl durumda kalmaktadır.
Geri dönüşüm tesislerinin kurulması ve geri dönüşüm teknolojilerinin kullanımıyla birlikte, beton atıklarının yeniden kullanımı ve geri dönüşümü mümkün hale gelmektedir. Bununla birlikte, daha fazla yatırım, bilinçlendirme ve düzenleyici önlemler gerekmektedir.
Özellikle belediyeler, inşaat firmaları ve ilgili kuruluşlar arasında işbirliği ve koordinasyon sağlanmalıdır. Beton atıklarının geri dönüştürülmesi için uygun yöntemlerin benimsenmesi ve teşvik edilmesi önemlidir. Eğitim programları, bilgilendirme kampanyaları ve teşvik mekanizmalarıyla, beton atıklarının geri dönüşümü konusunda farkındalık artırılmalıdır.
Ayrıca, düzenleyici çerçevenin güçlendirilmesi gerekmektedir. Betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesini teşvik etmek için politika ve mevzuat düzenlemeleri yapılmalıdır. Geri dönüşüm hedefleri belirlenmeli, kalite standartları oluşturulmalı ve lisanslama süreçleri etkin bir şekilde uygulanmalıdır.
Sonuç olarak, betonarme inşaat molozlarının geri dönüştürülmesi, çevresel sürdürülebilirlik ve kaynakların verimli kullanımı açısından büyük bir öneme sahiptir. Türkiye’de beton atıklarının geri dönüştürülmesi için daha fazla çaba sarf edilmeli, uygun teknolojilerin kullanımı teşvik edilmeli ve işbirliği sağlanmalıdır. Bu şekilde, atık miktarı azaltılabilir, çevre korunabilir ve sürdürülebilir bir inşaat sektörü oluşturulabilir.
KAYNAKÇA